7. Sayı Kış 2006

15,00 

Stokta yok

Açıklama

TADIMLIK

YemekveKültür dergisi, 7. sayıda da, birçok farklı sese kulak veren, akademik çalışmalardan, sözlü tarihe uzanan bir yelpazede genişleyen bir buluşma alanı olmayı sürdüyor.

Hilmi Yavuz, “Ah Sofralar, vah sofralar!” adlı yazısında, gündelik yaşamın önemli bir parçası olan sofranın, aynı zamanda edebiyatçılar ve düşünürleri bir araya getiren, hatta siyasette önemli kararların alındığı bir yer oluşundan bahsediyor. Gültekin Emre’nin, Vedat Türkali’nin Kayıp Romanlar adlı yapıtındaki yeme içme veya bir yemekte buluşma sahnelerini derleyerek, romanı adeta yeniden kurguladığı yazısında, sofra buluşmalarında gelişen olayların, romanın akışını oluşturduğunu görüyoruz. Romanda, artık varolmayan bazı lokanta ve kahvehanelerin adları, yine edebiyatçıların buluştuğu ve zihinsel paylaşımlar yaşadıkları yerler olarak anılıyor. Yıldız Cıbıroğlu’nun, Baylan Pastanesi’nin sahibi Harry Lenas’la yaptığı sözlü tarih çalışmasında ise, İstiklal Caddesi’ndeki Baylan Pastanesi’nin, 1952-1964 tarihleri arasında sanatçıların buluşma mekânı haline geldiğini, hatta bu müdavimlerin bir süre sonra “Baylancılar” olarak anılmaya başladığını görüyoruz. Şükran Akgören’in, Shakespeare’in Atinalı Timon’unu konu edinen yazısında ise, bir başka sofraya, Roma’daki şölen kültürüne uzanıyoruz. Timon’un feryadı, sofranın kutsallığının, incelikli Roma yemek kültürünün, bir gösteriş aracına dönüştürülmesine karşı bir yakarıdır.

Geçtiğimiz ay yaşamına veda eden ve dergimizi karikatürleriyle şenlendiren Semih Balcıoğlu’nu saygıyla anıyoruz.
Dergimiz, yemek ve kültür yazınındaki boşlukları doldurabilmek için çaba göstermeye devam edecek, çünkü; Azmi Özkardeş’in bu sayıda derlemiş olduğu atasözlerinden birinin de dile getirdiği gibi: “Yoğurt ezmek, yazı yazmak unutulmaz marifettir”.

Yönetmen Yüksel Aksu’nun Dondurmam Gaymak adlı filmi, Muğlalı dondurmacı Ali ustanın hikâyesiyle birlikte küresel dünya ekonomisine karşılık, unutulmaya yüz tutmuş yerel üreticinin ayakta kalma mücadelesini anlatıyor. Begüm Güzeldoğu, birçok ödül almış olan filmin yönetmeniyle, Dondurmam Gaymak üzerine sohbet ediyor. İştah kabartan dondurmalardan, Tatmanın Fizyolojisi’ne geçerken, Brillat Savarin’le birlikte, “İştah Üzerine” adlı bölümde, sindirimin, insanoğlunun en meleksi işlevlerinden biri olduğunu öğreniyoruz.

İçindekiler

Ah sofralar, vah sofralar!  – Hilmi Yavuz
Kayıp Romanlar’da Yeme-İçme Betimlemeleri  – Gültekin Emre
İştah Üzerine  – Brillat-Savarin
Yemeğe tuz, söze şeker komalı – Azmi Özkardeş
Unutulmuş Halk Yemeklerinden Yedi Tarif  – Musa Dağdeviren
Osmanlı Elitinin Yemek Tüketiminin Bazı Yönleri  – Tülay Artan
Tohum  – Melih Cevdet Anday
Kahve Sözcüğünün Etimolojisi: Koyu Renkli İçki  – Alan S. Kaye
Akdeniz’in Mutfak Gelenekleri: model, etkileşim, ödünçleme, süreklilik – Marie Hélène Sauner-Leroy
Yüz Sene Önce Kadıköy’de Yeme İçme Mekanları  – İsmail Bahtiyar İstekli
“Çocukların Mesihi”, Güllü, Kaymaklı Dondurma “Dondurmam Gaymak”  – Begüm Güzeldoğu
Aleaddin’in Sihirli Sofrasından Parıltılar – Ara Kebapçıoğlu
Soframız Nur Hanemiz Mamur  – Nazlı Pişkin
Atinalı Timon Özlemi ve Gerçek Şölen  – Şükran Akgören
Gargantua’nın altı hacıyı nasıl salatada yediği  – Françoiz Rabelais
Cumhuriyet’le Yaşıt Bir Efsane: Baylan  – Yıldız Cıbıroğlu